Yeni Dünyayla Değişmek

“Biz kendimize yeteriz” demekle, diğer Dünya sorunları bizi ilgilendirmez demek ne kadar bencil bir söyleşim. Gelişmiş ve ileri olacak toplumlar diğer toplumların kültürlerini kopya etmez. Sahip olduğu kültürde onu geliştirecek güç ve temeli bulunur. Özellikle de Anadolu kendi başına bir kültür ve medeniyet merkezi olduğunu hatırlatmaya gerek görmüyorum. Son göbekli tepenin bulunmasıyla bu netleşmiştir. Bu merkezden Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarına medeniyet yayılmıştır. Dolayısıyla bizler bu kültürümüze sahip çıkmalıyız. Onda aradığımız bütün temel yapı ve görüşler bulunmaktadır. Zamana göre arzu edilen farklılıkları da üretmek için tam bir örnek olacaktır. Bir kültür birkaç yılda oluşmadığı gibi yıllar boyu süren bir gelişim neticesinde oluşur. Bunu kolayca atmak veya değiştirmek asla mümkün olmaz. Çünkü değişim toplumun tümüne yayılıp gelişerek ve benimsenmesiyle oluşmaktadır. Bu arada Kovid meretinin hakkında yazılan birçok yazı herkesi irkiltmiş ve yanlış düşünceler çıkmazına sokmuştur. Bu arada devletimizin yaptığı “yaşlıları koruyucu önlemleri” düşünce olarak ne kadar zalimce görünüyor. Fakat vatanımızın kültürünü korumak için yapıldığından, çok zor bir çıkmaz yerine sağlam bir kültür ile vatanımızın ayakta kalmasına büyük bir destek olacaktır. Yaşlıların gençlere aktardıkları yaşam tecrübeleri ve gelenekleri kültürün devamını sağlayacaktır. Avrupa da olan yaşlıların ölümleriyle Avrupa gelecek yıllarda hızlı değişikliklere gebe olacaktır.

Son oluşan aşı karşıtlarını anlamak da bayağı zor.
İnsanlık çıkmaza doğru mu gidiyor dedirtiyor. Yıllardır aşıdan gördüğümüz faydalar göz ardı edilemez. Ömrümüzü uzatması yanında bazı hastalıkların yok olmasına neden olmuştur. İnkar edilemez. Hepimiz küçükken bu aşıları zoraki veya isteyerek olduk ve neticeleri gayet güzel. Hepimiz sağlıklı olma yanında çocuklarımızın da sağlıklı olmasını sağladı. Bilim adamlarının yaptıklarına inanmak yerine yalanı bol medyalara inanmak ta ayrı bir çıkmaz. İnsan aklını kullanarak gelişir ve toplumunu da geliştirir.

Bu arada işsizlik ve yalnızlık birçok kardeşimizi vurdu. Düşünceler içinde dolanırken kimyamız bile değişmeye başladı. Psikolojik sorunlar yanında ailevi sorunlar da kabarmaya başladı. Tüm bu dertlerin altından kalkmak herkes için zordur. İşte kültür bu anlarda öne çıkmaktadır. Ailenin temel olduğu ülkemizde aile birbirine destek olarak bunların üstünde gelebilecektir. Ama son zamanlarda oluşan aile kopmaları için bu sorunlar insanları bir çıkmazlara itecektir. Olan ailelerde kısmi parçalanmalar başlayacaktır. Bunları yazarken düşündükçe ailede büyüklerin kurdukları karşılıksız sevgi çemberi bu anların kolayca atlatılmasına yardımcı olacaktır.

Bu arada işi olanlarda, işlerinin sallantıda olduklarını hissedeceklerdir. Artık işlerde değişimler hızlanmıştır. Artık teknolojik ve robotik teknolojilerin gelişimiyle işsizler sayısı artmaktadır. Bizlerde artık değişimi görmek ve farklılığı oluşturmamız gerekiyor. Genelde yeniliğe kapalı ama yeniyi hazır bulmayı çok seviyoruz. Ama artık yeniyi yapan akıl kazanacağından bizde işimizdeki ustalık ve beceriyi yeni yönteme göre hazırlamamız gerekiyor. Geçişler hızlı olmayacak ama süreç eskiye göre daha kısa sürede olacaktır.  Eskiden yapılan değişikler on yılda bir olurken artık 3-4 yılda olacaktır. Dolayısıyla konumuzda yetersiz isek, dışarıdan destek almak avantajlı olacaktır. Ayrıca yeni yöntemde birçok olgu ve bilgi bir arada değerlendirildiğinden daha da bilgi gerekmektedir. Örnek üretim+ satış+ sosyal medya+ hammadde bilgisi+ coğrafi işaret+ Dünya ekonomisi + İSO 22000+ kargo vs. gibi ekleyerek çoğaltabiliriz. Tabii ki bilgisayarlar yardımcı oluyor ama pratik ise bazen çok farklı olabiliyor. Konusundan uzmanlardan destek alıp, firmanıza uygulayarak yolunuzu daha netleştirebilirsiniz. Yapacağınız seçimleri yeni görüşe göre dizayn edebilirsiniz. Genelde yabancılara satayım da kurtulayım değil olanı gelecek nesillere aktarmanın heyecanıyla yaşamak gerekir. Bizler bu Dünyanın misafiri olarak kısa ömrümüzü mutluluk içinde yaşamamız gerekirken, birbirimizle kavgamız hiç eksik olmuyor. Sanki Dünya onlara kalacak.

Asıl önemli olan konulardan biri üretimde yapılacak değişiklikler. Pazarda bazı kardeşlerimiz bu yeni değişime başladılar bile. Artık gıdalarda model olarak;
1-Bir hikayesi olmalı.
2-Fonksiyonel bir gıda olmalı.
3-Tedariği kolay olmalı.
4-Hammadde tedariği sürdürülebilir olmalı.
5-Ürünü oluşturan hammaddeler üst seviyede ve kaliteli olmalı.
6-Pazaraki ürünlerden farklı olmalı.
7-Geniş bir kitleye ulaşırken, sürekli tanıtımı yapılmalı.


Bu kadar değeri birleştirip, karşımızdakine anlatmak tabii ki kolay değil ve bir bedeli olacaktır. Satışını iyi yaptığımız gıda maddesini toplum onun fiyat ve kalite ölçüsünde beğenmiştir. Bizde yeni yapacağımız ürünlerde de bu kalitede olmasına özen göstermeli ve sürekliliği olmalıdır. Dolayısıyla örnek olarak baklavayı aldığımızda ki artık o kadar çok çeşidi oluştu ki, Seçimi daraltmak istesek de mümkün olmayacaktır. Müşteri portföyümüze bilgi zenginliğimizi göstermek ve güvenini kazanmak için her hafta farklı bir baklava çeşidi yapıp onu tanıtmamız gerekirken de fiyatı abartmadan sunmak ve beğenisini pekleştirmek gerekir. Örnek olarak fazla yapılmayan sebzeli baklava gibi, patlıcanlı ve domatesli baklava gibi. Ayrıca yeni formlarda farklı türde ve sunumlarda baklavalar yapmak. Örneğin, 6-8 çeşit baklavayı bir tepsiye dizip farklı hikayelerle onları birleştirip sunmak gibi. Baklavada bulunan şekere tepki sosyal yapıda öne çıkmaktadır. Bizde örnek olarak pekmez veya balla yapılan baklavayı sayabilirim. 

Gıdanın hikayesi olarak doğadan bize ulaşan aşamayı anlatırken tatlı akla yakın hikayeler yaratmak da ürünümüze çok değer katacaktır. Artık o veya bu yedi değil de, insana faydalı olacak yönlerini önemli kılmak gerekiyor. Kayısıda bunun ana vatanı ve Dünyadaki gerçek lezzetin doruğa ulaştığı Malatya ili Darende ilçesi ve uyduruyorum köyünden Ayşe ve Raif dedenin yaptığı kayısı olarak öne çıkarmak daha kabul görecektir. Çünkü tekrarlanması ve üretimi belirli miktarda olduğundan başka hiçbir yerde olamayacak kadar nadir bir kayısıdan yapıldığını anlatmış
olursunuz ki. Bende bulsam yerim diyecek kadar hoş.

Ben birkaç değişimi basitçe yazmaya çalıştım. Herkesin buna uyması diye bir kural yoktur. Sizlerde bu kavramları okuyup, kendinize göre yorumlayıp, kendi mali imkanlarınız ve yapabileceklerinize göre plan yapıp değişime başlayabilirsiniz. Bu hem size antrenman hem de değişime başlamanız için güzel bir başlangıç olacaktır. Sanırım bu kadar kolay yapılabilecek ve para da istemeyen bu küçük değişimi düşünmeye başlayarak gelecekte sizde var olabilirsiniz. Tabii ki, siz niye olmayasınız. Pozitif düşünerek geleceğe bakarken, güzel düşüncelerin sizinle olması dileklerimle hoşça kalın.